Adıyaman





 www.tatilfikri.com.tr

Adıyaman İli; tarihi, kültürel ve turistik değerleriyle, zengin florası ve faunasıyla en eski yerleşim yerlerinden biridir. Bunun için, İlin 8 km. Kuzeyinde bulunan “Palanlı Kaya Altı Sığınağı”na ilkel insanlarca 40.000 yıl önce kazı tekniği ile stilize edilmiş dağ keçisi figürüne bakmak yeterlidir.
Doğal güzellikleriyle Çelikhan havzasındaki “Yüzen Adalar’ı, Gölbaşı’ndaki “Gölbaşı, İnekli ve Azaplı Gölleri”nin kıyısında yaşayan kuşların oluşturduğu “Kuş Cenneti”ni, hastalara şifa dağıtan Çelikhan, Besni ve Kotur İçmecelerindeki mucizeyi görmek gerekir.
Yeryüzünde insanlığa yön vermiş Peygamberlerden Hz. Üzeyir Peygamber ile ülkemizde bulunan iki önemli sahabeden biri olan Hz. Safvan Bin Muattal ve birçok veli ve ermişe ait türbeler; Emevi, Abbasi, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden kalma camiler, St. Petrus ve St. Pavlus Kilisesi gibi mabetler İlin farklı inanç ve kültürlere saygıda vardığı noktanın açık bir göstergesidir.
Hititler döneminden kalma “Malpınar Hiyeroglif Yazıtı”, bugün halen kurnalarından su akan, Romalılar döneminden kalma Antik Perre Şehri’ndeki “Roma Çeşmesi”, Kommagene Krallığı döneminden kalma tek kemerli “Cendere Köprüsü”, İslami dönem harikası olan “Altınlı Köprü”, erken dönem Hıristiyanlarının yerleşkesi olan “Zey Mağaraları, Gümüşkaya Mağaraları,  Turuş Kaya Mezarları, Haydaran Kaya Mezarları, Hısn-ı Mansur Kalesi, Yeni Kale, Gerger ve Besni Kaleleri, Derik Kutsal Alanı, Sofraz’daki Kül Şehri Harabeleri, aynı yerleşim yerindeki Sofraz Tümülüs Mezarları, Eski Besni Harabeleri, Besni Sesönk Tümülüsü’ndeki Sütunlar, her katmanı ayrı bir uygarlığın izlerini taşıyan höyükleri ve bu höyüklerde yapılan arkeolojik kazılardan elde edilen, Paleolitik dönemden günümüze kadar yaşamış her çağa ait  30.413 eserden oluşan zengin bir koleksiyona sahip müzesiyle Adıyaman, kuşkusuz ki çok büyük kültür, inanç ve sağlık turizmi potansiyeline sahip bir İl'dir.
Ayrıca; İlde dokunan, kendine has desen ve motifleriyle tanınan “Pişinik ve Alikan” halıları ile değişik el sanatları ürünlerinin teşhir edildiği, halen orijinal yapısını koruyan “Oturakçı Pazarı” da şehirde gezilmesi gereken nadide yerlerden biridir.
Şüphesiz ki sahip olunan bu değerlerden; güneşin en güzel renklerle doğup, sonra kristal bir prizmadan süzülür gibi ışık huzmesine dönüşerek yedi rengiyle emzirdiği, ismini bereket tanrıçası Kommagene’den alan hem Helenistik çağın hem de tüm zamanların eşşiz sanat eserlerini barındıran “Tanrıların Göksel Tahtı” Nemrut Dağı ayrı bir öneme sahiptir.
Ülke, bölge ve il turizmi açısından büyük önem arz eden başta Nemrut Dağı olmak üzere Kommagene Uygarlığına ait eserlerle ilin diğer tarihi ve kültürel değerlerinin ulusal ve uluslararası boyutta tanıtılarak ülke ve il turizminin gelişmesine katkı sağlanması ve gelecekte il turizm potansiyelinin artırılması amacıyla 2206 metre yüksekliğindeki Nemrut Dağı’nda güneşin doğuşunu ve batışını en güzel şekilde ve gizemli bir ortamda izlemek isteyen tüm yerli ve yabancı turistlerin ilgisinin artırılarak, ülke ve il turizminde canlılığın yaşanması, İlin en ciddi hedefleri arasında yer almaktadır.
ULAŞIM
Nemrut'a ulaşmak için Adıyaman'ın Kahta ilçesine kadar şehirlerarası otobüslerle gelinebileceği gibi, Kahta'ya 15 km. mesafedeki Adıyaman Havaalanı da kullanılabilir. Alternatif olarak Kahta'ya 1,5-2,5 saat mesafelerdeki Şanlıurfa, Malatya ve Gazi Antep havaalanı da kullanılabilir. Kahta-Adıyaman arası 34 km.dir.
Nemrut Dağı ve Kommagene eserlerini görmek için Adıyaman ve Kahta'daki otellerden rehberlik ve ulaşım hizmeti almak mümkündür. Gerektiğinde minibüs kiralanabilmektedir. Kahta'dan 43 km.dir.
Kâhta-Siverek arasında kalan Fırat Nehri üzerinden, düzenli olarak çalışan feribotla ulaşım sağlanmaktadır.
NEMRUT
Doğu ve Batı Medeniyetlerinin, 2150 m. yükseklikte muhteşem bir piramitteki kesişme noktası, Dünyanın sekizinci harikası Nemrut, Yüksekliği on metreyi bulan büyüleyici heykelleri, metrelerce uzunluktaki kitabeleriyle, UNESCO Dünya Kültür Mirasında yer almaktadır.
Nemrut Dağı, üzerinde barındırdığı dev heykellerin ve anıt mezarın yanı sıra, dünyanın en muhteşem gündoğumu ve gün batışının seyredilebildiği yer olmasıyla da ilgi çekmektedir. Her yıl binlerce insan gündoğumu ve gün batışını seyretmek için Nemrut Dağına gelmektedir.
UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası olarak ilan edilen Nemrut Dağı, çevresindeki Kommagene Uygarlığı eserleri ile birlikte ülkenin önemli Milli Parklarından biridir. Nemrut Dağındaki dev heykeller ve tümülüs, Arsameia (Eski Kale), Yeni Kale, Karakuş Tepesi ve Cendere Köprüsü Milli Park sınırları içerisinde yer alıyor.
TARİHÇE
İki bin yıldır güneşin doğuşunu ve batışını 2150 m. yükseklikte izleyen dev heykellerin sırrının çözülmesi için Kommagene Uygarlığı'nın keşfine gitmek gerekir.
Nemrut Dağı'nın Kraliyet Akademisi tarafından araştırma yapmak üzere bölgeye gönderilen genç bilim adamı Otto Punchtein başkanlığındaki ekip, Nemrut Dağı'nın tepesindeki tümülüs ve tümülüsün doğu ve batı yanlarında oluşturulmuş teraslar üzerindeki devasa heykeller ve çeşitli kabartmalardan oluşan eserler üzerinde çalışır. Uzun çalışmalar sonunda Grekçe yazılı kitabeyi çözen Punchstein, bu eserlerin Kommagene Uygarlığı'na ait olduğunu ve Kommagene Kralı I. Antiochos tarafından yaptırıldığını keşfeder. Antiochos'un ağzından yazılan kitabe, Nemrut Dağı'nın sırrını ve Antiochos'un yasalarını içermektedir.
Kommagene Uygarlığının ortaya çıkmasını sağlayan kazılar, Nemrut Dağı'ndan başka Arsameia, Samsat ve Fırat Havzasında gerçekleştirilmiştir. Bölgede yapılan kazılarda ortaya çıkartılan taşınabilir eserler müzelerde, geri kalanları da Milli Park Alanı içerisinde korumaya alınmıştır.
Kommagene Krallığı
Yunanca "Genler Topluluğu" anlamına gelen Kommagene, ismiyle bağdaşırcasına, Grek ve Pers uygarlıklarının inanç, kültür ve geleneklerinin bütünleştiği güçlü bir krallıktır. Toros Dağlarındaki çeşitli yolların birleştiği noktada bulunan antik Kommagene Krallığı, Suriye'nin Kuzeyi, Hatay, Pınarbaşı, Kuzey Toroslar ve doğuda Fırat Nehri'nin çevrelediği verimli topraklarda yer almıştır. Tarıma ve hayvancılığa elverişli ve ekonomik önemi yüksek sedir ağacı ormanlarını barındıran Kommagene topraklarının, ilk çağlardan beri yerleşim alanı olarak kullanıldığı civardaki mağara ve arkeolojik buluntulardan anlaşılmaktadır.
Antik dünyanın küçük ancak güçlü ülkesi Kommagene, baba tarafı Pers Krallarından "Krallar Kralı olarak anılan Darius'a ile, anne tarafı Makedonya Hükümdarı Büyük İskender ile akraba olan bir prensin oğlu Mithradates Kallinikos tarafından, İ.Ö. 109 yılında bağımsız bir krallık olarak kurulmuştur. Farklı topluluklardan meydana gelen ve ayrı inanç ve kültürlere sahip Kommageneliler arasındaki birliği sağlamak konusunda büyük başarı sağlayan Mithradates Kallinikos, tanrılarla olan bağını kuvvetlendireceği ve böylece ulusunu barış içerisinde yaşatacağı inancıyla ülkesinin çeşitli yerlerinde tapınaklar yaptırmıştır.
İklim
Kahta ilçe sınırlarındaki Nemrut Dağında karasal iklim özellikleri görülmektedir. İlçe sınırlarındaki Atatürk Baraj gölü nedeniyle, iklim yapısı önemli bir ölçüde değişikliğe uğrayarak Akdeniz iklimi ile benzerlik göstermeye başlamıştır. Ancak yaz ortasında bile, Nemrut Dağında gün doğumu oldukça soğuk olur.
NE YENİR 
Yeme-içme için genellikle otel restoranları kullanılmaktadır. Ayrıca, Kahta'da baraj gölünün kıyısında taze göl balığı da yenebilir.

 www.tatilfikri.com.tr


Yorumlar